Hayat kötü bir şirkette çalışmak için çok kısa. Şöyle bir düşündüğünüzde, uyku dışındaki hayatınızın yarısından çoğunu ofisinizde, çalışma masanızda, şirketinizde geçiriyorsunuz. Tüm psikolojiniz onlarla şekilleniyor, gününüzün iyi veya kötü geçmesi şirketinizle dolaylı olarak alakalı. Kötü bir yönetici tüm gününüzü berbat edebilir, olgunlaşmamış bir şirket kültürü tüm çalışma hayatınızı mahvedebilir. Bunun mobbing’e kadar giden tatsız bir yolu var. Tam tersi, eğer çalışanını her şeyin önüne koyan, onun mutlu olması için stratejiler geliştiren bir şirkette hayatınızın geri kalan diğer tüm dertlerini unutabilir, gerçekten şevkle çalışabilir ve mutlu olabilirsiniz.
Bununla alakalı bir güzel, bir de kötü haberim var. Önce güzelden başlayalım. Yukarıda bahsettiğim konular tamamen sizin seçiminizle ilgili. Yani eğer kötü bir şirkette çalışıyorsanız işten ayrılmayı, iyi bir şirkette işe başlamayı seçebilirsiniz. Aldığınız tüm kararlar size ait ve hayatınızı siz şekillendirebilirsiniz. Ama bu işin bir de kötü tarafı var, öyle kolay kolay „içinde çalışmaya değer“ bir şirket bulamıyorsunuz. Ancak yine de, tüm hayatınızı kötü bir şirkette geçirmeye mahkum olmaktansa, içinde olmaktan gurur duyacağınız ve sizin mutluluğunuz için çalışan bir şirket bulmak için hala geç değil.
İşte bu arayışa başlamadan önce, gerçekten kötü bir şirkette çalıştığınıza emin olmanız için listelediğimiz maddeler. Yani, eğer şirketiniz aşağıdaki maddelere uyuyorsa, tespit net: gerçekten kötü bir şirkette çalışıyorsunuz.
Geri Bildirim Vermez:
Neyi yanlış yaptığınızı ancak bıçak kemiğe dayandığında işten çıkarılırken öğrenirsiniz. Yaptıklarınız gözlemlenmez ve takip edilmez. Uyarı almazsınız. “Şunu yanlış yapıyorsun, doğrusu budur, bu şekilde yaparsan daha iyi sonuç alırsın, senden beklentimiz de bu şekilde” diye bir cümle duymak kötü bir şirkette neredeyse imkansızdır. Kötü şirketin kuracağı cümle şudur: “yanlış yaptın ve ne yazık ki seninle artık çalışamayız!”
Çalışanlar Arasında Acımasız Bir Rekabet Ortamı Yaratır:
Şirket için kafesindeki yuvarlak koşu tekerleğinde sürekli koşan ama hiç bir yere gitmeyen bir hamster gibi görülürsünüz. Diğer takım arkadaşlarınızla karşılaştırılırsınız ve performansınız hep yetersiz bulunur. Kötü şirket, takımda gereksiz ve zararlı bir rekabet oluşturup herkesi diğerlerinden daha iyi performans göstermeye şartlar.
Sizi Tam Anlamıyla Bir Datadan İbaret Görür:
Bir işi ya yapmışsınızdır ya da tam tersi. İşin neden yapılamadığıyla ilgilenmez, hata yapmanıza izin vermez. Performansınızı Excel dosyasında gördüğü rakamlarla belirler.
Sosyal Yaşamınıza Değer Vermez:
Kötü bir şirkette bitmeyen mesailer, tamamlanmayan işler ve uykusuz geceler işten bile değildir. Eve geç gidersiniz, ailenize zaman ayıramazsınız, akşam dışarı çıkamazsınız. Çoğu zaman iş dışında bile kafanız işte olur ve içiniz sıkılır. Bu iş dışındaki hayatınızı da kötü geçirmenizi sağlar.
Beraber Geçirilen Zamanlar Yaratmaz:
Şirket çalışanlarını sadece belirlediği alanlarda ve belirlediği saatlerde bir araya getirir. Onların beraber sosyalleşmesini teşvik etmez, beraber zaman geçirmelerini istemez. Yakınlaşmalarını kendine karşı bir tehdit olarak görür çünkü artık onları daha kolay kullanamayacağını düşünür. Samimiyetten korkar.
Kariyer ve Gelişim Planlarınızı Önemsemez:
Hatta bir kariyer planınız olduğunu bile bilmez. Eksik yönlerinizi keşfetmeniz için, iyi yönlerinizi sivriltmeniz için size fırsat tanımaz. Sizi tanımaya çalışmaz. Şirkete ilk başladığınız pozisyonunuz ve yetkinliğinizle son haliniz neredeyse aynıdır.
Yalan Söyler:
Çok yakında yükseleceksinizdir ancak kendinizi biraz daha kanıtlamanız gerekir. Çok yakında yeni bir çalışan alınacak ve iş yükünüz hafifleyecektir. Çok yakında maaşınıza zam alacaksınızdır. Çok yakında her şey düzelecektir, sadece biraz sabretmeniz gerekmektedir, o kadar.
İş Tanımınızı Sürekli Genişletir:
İş tanımınız işe ilk başladığınızdaki halinden neredeyse 3-4 kat daha geniştir. İşten ayrılan her çalışanın görevi size devredilmiştir ve işin kötüsü, siz bu işleri yetiştirdikçe yeni bir işe alım planlanmamaktadır. Bu muhtemelen yöneticiniz tarafından şirkete “maliyetleri %10 düşürdüm!” şeklinde pazarlanıyordur.
Her Çalışanın Performansı Eşittir:
Şirkette iyi performans / kötü performans ayrımı yoktur. Akşama kadar soliter oynayan da, yaptığı işte kendini aşan da şirket için aynıdır. Her ikisine de aynı eğitim / gelişim fırsatları ve aynı kariyer olanakları sağlanır. İyi ve kötü birbirinden ayrılmaz. Performans ödüllendirilmez. Kötü performans cezalandırılmaz.
Kimin Ne Zaman, Ne İçin Terfi Aldığı Belli Değildir:
Şirketinizdeki iş fırsatlarını daha öğrenmeden, o ilana yerleştirilen çalışanın ismini duyarsınız. Normal bir şirket işleyişinde pozisyon önce şirket içine açılır, başvurular eşit şartlarda değerlendirilir ve en iyi adayla ilerlenir. Ancak kötü bir şirket, pozisyonu yoktan yaratır, kimseye duyurmaz, pozisyonun sahibi zaten bellidir ve sizin bundan haberiniz tüm işlemler bitince olur.